Mal ve hizmet alımlarında dikkat edilmesi gereken hususlar (24.03.2008)

Bilindiği üzere, mükelleflerin ticari işlemleri ile nihai tüketicilerden mal ve hizmet bedeli olarak yapacakları 8.000.- YTL’yi aşan tahsilat ve ödemelerin banka, özel finans kurumları veya Posta ve Telgraf Teşkilatı Genel Müdürlüğü aracılığıyla yapılacağı zorunluluğunun getirildiği ve buna ilişkin düzenlemelerin neler olduğu 320 ve 323, 324 ve 332 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğleriyle açıklanmıştır.

Yukarıda belirtilen kurumlar aracı kılınmak suretiyle; havale, çek, kredi kartı ve bu kurumlar aracılığıyla tahsil edilen senetler gibi bankacılık araçları kullanılarak yapılan ödemeler ve tahsilatlar karşılığında dekont veya hesap bildirim cetveller düzenlendiğinden tevsik edilmiş sayılacaktır. Banka ve özel finans kurumlarının internet şubeleri üzerinden yapılan işlemlerde aynı kapsamdadır.

Vergi Usul Kanununun mükerrer 355 inci maddesinde yer alan hükme göre mükerrer 257 inci madde ile getirilen zorunluluklara uymayan mükelleflere her bir işlem için usulsüzlük cezası kesilecektir. Ayrıca, mükellefler arası ticari işlemlerde birinin tahsilatı diğerinin ödemesi olacağından özel usulsüzlük cezası her iki mükellef içinde uygulanacaktır.
Söz konusu tebliğlerle mükelleflerin ticari işlemleri ile nihai tüketicilerden mal veya hizmet bedeli olarak yapılacak tahsilat ve ödemelerin tevsik zorunluluğunda olduğu belirtilmiştir.

Bu açıklamalardan da anlaşılacağı üzere, tevsik kapsamında olan mal ve hizmet bedelinin 8.000.- YTL’yi aşması yeterli olacaktır. Bir başka ifadeyle faturada gösterilen meblağın tevsik kapsamındaki tutarı aşması yeterlidir. Bu bedelin farklı tarihlerde ödenmesinde her bir ödemenin (8.000.- YTL altında dahi olsa) tahsilat ve ödemenin yapılacağı kurumlardan geçirilmesi gerekecektir.

Örnek: Mükellef A, 30.000.- YTL bedelindeki bir malını satmış ve bunun faturasını düzenlemiştir. Ancak malın bedeli 10 taksit halinde ödenecektir. Fatura bedeli belirlenen limiti aştığından taksit tutarları banka, özel finans kurumları ve PTT aracılığıyla ödenecektir.

* Tahsilat ve ödemelerde ciro ve beyaz cirolu çeklerin kullanımı
Banka sistemi içinde kaldığı müddetçe bir mal veya hizmet bedelinin müşterinin kendi çeki ya da ciro ettiği bir çek ya da beyaz ciro ile teslim ettiği bir çek ile ödenmesi imkan dahilindedir. Çekin tam ciro ve beyaz ciro ile devri mümkün bulunmaktadır.
Sattıkları mal veya hizmet bedellerini müşterilerinden aldıkları çeklerle tahsil eden ve ödemelerini de yine bu çeklerle yapan mükelleflerin çeklerini ciro etmelerinde uymaları gereken hususlar aşağıda açıklanmıştır.
Mal veya hizmet karşılığı alınan çekin tam ciro yapılması halinde çekin arkasında isim, unvan, vergi kimlik numarası ve adresinin yazılması yeterli olacaktır. Hamiline düzenlenen çek de aynı şekilde ciro edilebilecektir.
Mal veya hizmet bedellerini beyaz ciro ile tahsil edenler, bu çekleri için “çek alım bordrosu” düzenlemelidirler. Bu bordroda çeki düzenleyen yada çeki devredenin adı,soyadı,vergi kimlik numarası ile imza ve kaşesinin bulunması gerekmektedir.
* KOD Listelerinde yer alan firmalardan alışveriş yapma ihtimali
2008 Yılı itibariyle BA ve BS formlarının internet ortamında aylık olarak bildirileceği de göz önüne alındığında, 8.000.- YTL üzeri alım ve satımlarınızın düzenli ve hızlı biçimde denetleneceğinden, bu konudaki yukarıda yer alan açıklamaları bir kere daha hatırlatmamızın faydalı olacağı kanaatindeyiz.Ayrıca, KDV İade ve İndirimlerindeki sorumluluk konusunda ödeme tutarı açısında herhangi bir alt limit olmadığından, bu hususta sorunlar yaşanmaması için; alışlarınızdaki KDV’nin (indirilecek KDV) Kod listelerinde yer alan firmalardan olması halinde olayın gerçek olduğunun tespiti için vergi incelemesine tabi tutulması veya ödemelerin aşağıdaki açıklamalar doğrultusunda yapılması gerekmektedir.  

KDV İNDİRİMİ VE İADESİNDEKİ SORUMLULUK KONUSUNDA ÖNEMLİ HATIRLATMALAR  
Bilindiği üzere, mal ve hizmet teslim alan KDV mükellefleri, mal ve hizmet teslimlerinde kendi adlarına düzenlenen fatura ve benzeri belgelerde gösterilen KDV’lerini yasal defterlerine kaydederek KDV beyannamelerinde indirim  veya bazı hallerde iade konusu yapmaktadırlar.

Vergi Usul Kanununun “Vergi Kesenlerin Sorumluluğu” başlığını taşıyan  11 inci maddesinde yer alan hükümlerin Vergi İdaresince çok geniş yorumlamasının sonucu  olarak da, mal veya hizmet teslim alan bu KDV mükelleflerinin, satıcıya ödedikleri KDV’nin satıcı tarafından Hazine’ye intikal ettirilmeyen kısmından satıcı ile birlikte müteselsil sorumlu tutulmaktadırlar.
KDV indirim ve iadesinde müteselsil sorumlulukla ilgili olarak yayınlanan 70, 82 ve 84 no.lu KDV Genel Tebliğleri ile Maliye Bakanlığının 28.06.2001 tarih ve B.07.0.53/5332-539-346 Sayılı genelgesi ve  12.08.2003 tarih ve 2003/1 sayılı sirkülerinde yapılan açıklamalarda Katma Değer Vergisi müteselsil sorumluluğundan kurtulmak için ödemelerin mutlaka banka veya özel finans kurumları aracılığı veya çekle yapılması şartı aranmaktadır.Bu şartla ilgili özet açıklamalar şöyledir.

Alıcı olan KDV mükellefleri, satıcılara katma değer vergisi dahil toplam işlem bedelini,

— Banka veya özel finans  kurumlarına verilen talimatlarla, resmi hesaptan resmi hesaba
— Kendi çekleri ile nama yazılı keşide şeklinde,
— Nama ve Hamiline yazılı müşteri çeklerinin tam ciro edilmesiyle ve  
— Herhangi bir muvazaa olmaksızın,

Ödemeleri halinde Katma Değer Vergisinin satıcı tarafından hazineye intikal ettirilmemesi halinde, KDV’yi indirim veya iade konusu yapan mükellef müteselsil sorumluluk olarak tutulmamaktadır.

Bu bağlamda ayrıca;

Banka veya özel finans kurumuna  yapılacak ödemeler sırasında, düzenlenecek belgelerde satıcının (veya adına hareket edenlerin) adı- soyadı (tüzel kişilerde unvanı) ile banka veya özel finans kurumundaki hesap numarasını ve vergi kimlik numarasını doğru olarak yazılması,

Ödemenin çekle yapılmış olması halinde, Türk Ticaret Kanununun 697 nci maddesinin 1 ve 2 numaralı fıkrasına uygun olarak nama yazılı çek düzenlenmeli ve lehine çek keşide edilenin ayrıca vergi kimlik numarasının da çeke yazılması,
Nama veya hamiline yazılı çeklerin tam ciro edilmesinde; çekin arkasına hem mal veya hizmeti satanın hem de mal veya hizmeti satın alanın isim, unvan, vergi kimlik numarası ve adreslerinin yazılması,

Yeterli olacaktır.  
Tam ciro; Cirantanın ciro edeceği kimsenin adını, soyadını veya unvanı ile ödeyiniz ibaresini yazıp imzaladığı ciro türüdür.
Yine çekle olan ödeme ve tahsilatlar karşılığı düzenlenecek veya alınacak tahsilat veya tediye makbuzlarında veyahut çek teslim bordrolarında; çeklerin dökümlerinin yapılması yanında bu evrakların uygun bir yerine, çeklerin “nama yazılı keşide edildiği” veya “tam ciro şeklinde ciro edildiği”ne dair bir açıklama eklenmesinde fayda görmekteyiz. Bu evrakların birer suretinin de muhafaza edilmesi gerektiği tabiidir.
Yukarıda açıkladığımız hususların tüm KDV mükelleflerince göz önüne alınarak mal ve hizmet alış ve satışlarında gereken ödeme özenini ve biçimini göstermelerini önemle tekrar hatırlatmak isteriz. Aksi halde önemli sorunlarla karşılaşılabilir.
Başarı ve sağlık dileklerimizle.